Okuma Etkinliği#14 || Gençlik Hatırası || Röportaj


Herkese Merhaba!
Etkinliğimizin üçüncü gününde yazarımız ile keyifli bir sohbet gerçekleştirdik..
Biz kendisini çok sevdik, umarım siz de keyifle okursunuz. :)

Kendinizden biraz bahsedecek olursak; Ece Altınkaya kimdir?

Merhaba :) kendimden bahsedecek olursam; 1979 yılında İzmir'de doğdum. Dokuz Eylül Üniversitesinin Çalışma Ekonomisi ve Endüstri ilişkileri bölümünü bitirdim. Bir süre özel sektörde çalıştıktan sonra oğlumun dünyaya gelmesiyle birlikte çalışma yaşantısından ayrıldım ve bebeğimi büyütmek için daha komplike bir alan olan çocuk ilişkileri konusunda ihtisas yapmaya başladım. :)

Yazarlık serüveniniz nasıl başladı?

İlk yazma deneyimime, ilkokul sıralarında şiirimsiler yazarak başladım. Yazma isteği bende yazma öğrendiğimden beri vardı. Okuma aşkı ise çok daha küçükken, herkesi bana kitap okumaları için esir almamla başlamıştı. Ama yazarlık serüvenime, amatörce 2010 yılında başladım diyelim. Oğlum 2 yaşına gelinceye kadar evden çıkamayıp da kendimi oğluma ve okumaya adamışken, hayallerimi kağıda aktarmayı düşündüm. İlk başladığım hikayenin sonu çok hazin bitti. Çünkü yazdığım onca bölüm bilgisayarımın çökmesi sonucu, bir kara delik gibi yutuldu. :) Şimdi gülüyorum ama o an sinir krizi geçirmeme ramak kalmış olabilir. O hikayedeki kahramanlar artık anılarımda yaşıyor :) Ben tabi yılmadan kahraman kurşun kalem, bilgisayara karşı diyerek hemen ardından 'Gençlik Hatırası'nı yazmaya başladım.

Eserlerinizi kaleme alırken nelere dikkat ediyorsunuz?

Hikayenin ve karakterlerin beni sarıp sarmalaması çok önemli. Kitabın çok sıra dışı karakterlerinin veya çok özgün kurgusunun olup olmamasını değilde bir konuyu nasıl ele almam gerektiğini düşünürüm genellikle. Sanırım biraz detaycıyım ve birazda betimlemeden hoşlanıyorum :)

Yazdıklarınızda sizi yansıtan ya da gerçek hayattan esinlendiğiniz yönler oldu mu?

Gençlik Hatırası, çokça gerçek hayattan bir kurgu. Kitapta benim yaş grubumun gençlik zamanları anlatılıyor. Okuyan ve Ateş ile Peri yaşlarında olan herkesin geri dönüşlerde istinasız bahsettiği şey de bu; sanki benim gençliğimi anlatmışsın. Genç okuyucularımın da, doksanlarda ki o masalsı aşka, aşık olduklarını söylemesi beni çok mutlu ediyor.

Peri Kızı ve Ateş Böceğinin öyküsü nasıl ortaya çıktı? 

Biraz evvel yukarıda bahsettiğim gibi, ilk hikayemin sonu hazinle bitince bir arkadaşımın beni yüreklendirmesiyle birlikte içimizden ve sade bir hikaye anlatmaya karar verdim. Peri'nin de dediği gibi "herkesin başına gelebilecek bir şeyi"yazmak istedim. Ama herkesin değil Peri'nin başına geldi. Ve o aşk'ı anlatmaya başladı.

Türünüz dışında farklı bir tür kaleme alacak olsaydınız bu hangi tür olurdu?

Bir çocuk kitabı yazmak isterdim.

Yayın evlerine yazdıklarınızı gönderiyor muydunuz? Yoksa yayın evi mi sizi keşfetti? 

Aslında, çok değerli yazar arkadaşım Başak Kızıltan beni yayın evine önerdi.

Kitabınızın basılacağını öğrendiğinizde ailenizin ve çevrenizin tepkisi ne oldu? Neler hissettiniz? 

Bu her zaman yazı yazan ve hikayeleri olan bir kişinin hayalidir. Kişinin, yazdığı eserin kitaplaşması olağanüstü bir düştür. Bunun gerçekleşeceğinin farkına vardığımda kanatlanarak gök yüzüne yükselmişim gibi hissetmiştim. Ailem ve çevrem tabi ki çok mutlu oldular. Ben genelde etrafıma yazı yazdığımı söyleyen bir kişi değildim. Çevremde kitap çıkardığımı duyan çoğu kişi buna inanamadı. :) İnanamamalarının nedeni de dediklerine göre; böyle bir yeteneğe sahip olduğumu bilmediklerinden ileri geliyormuş. :)

Bir gün kitap çıkarma hayalleri olan hikaye yazarlarına söylemek istediğiniz bir şeyler var mı? 

Sürekli okusunlar ve yazmaya devam etsinler. Tabi ki hayal etmeye de... Hayallerini gerçekleştirmek içinde sürekli atılım içinde olsunlar.

Son olarak okuyucularınıza neler söylemek istersiniz?

Beni okuyan, okuduktan sonra yorumlarıyla bana geri dönen ya da bir gün bir mucize gibi karşıma çıkarak okuduğunu anladığım, bana her zaman destek olan, yanımda duran , "sen hep yaz ve biz hep okuyalım" diyen güzel okurlarım, ümitsizliğe düştüğümde gökyüzümde beliren yıldızlar gibi bana hep inanç, mutlu olmak için bir neden verdiniz ve yazmam için de ilham... Her zaman yanımda olduğunuz için çok teşekkürler. :) <3 Sizleri çok seviyorum.

Pinterest shareGoogle Plus share

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

BLOG DESIGN BY BİR OTAKUNUN DÜNYASI