Pabucumun Ajanı / YORUM

 
Çok sevdiğim yazarın çok sevdiğim kitabına yorum yapma merasimini bir kaç gün bekletmek istedim. Aslında kitabı okuyalı 3-4 gün oluyor ama ben yeni yorum yapıyorum.
 
Öncelikle okurken kurduğu cümlelerle beni kahkahalara boğan Deniz Akın'a,
Narsist kelimesinin sözlük anlamı yakışıklı ve iç gıcıklayıcı Kurumsal Egoist Tuna Üstüner'e,
Ve bizi böyle bir kitapla ödüllendiren Asude'ye teşekkürlerimi sunuyorum.
 
-Asude, sen nasıl bir kitap yazmışsın böyle ya..
Bir kitap olacak kadar alıntı biriktirdim ben :D
 
-Ayrıca "grinin elli donu" olayına çok güldüm.
Aklıma geldikçe hala gülüyorum. :D
 
Deniz'i bazen böyle tutup kollarında sarsasım geldi ama dayandım. Yani bazı yerlerde "sus artık" dediğim de oldu ama o çatlak Deniz Akın sonunda Tuna'nın kalbini fethetti.
Tuna Bey'imiz de az değil hani. Dengesizlikleriyle hem beni hem de Deniz'i şaşırttı ve sinir etti. Hem diyor geçici bir şey hem de kıskançlık oklarını batırmaktan hiç vazgeçmiyor. Sen böyle yaparsan demezler mi "ne iş Tuna Bey?" diye. :D
 
Pabucumun Ajanı - II'yi okumak için can atsam da bir süre daha kütüphanemde misafir edeceğim. Hemen bitsin istemiyorum çünkü. ;)
 
-Ve son olarak Asude sen yazmayı hiç bırakma olur mu? Bizi kendinden mahrum etme Asude'mmm diye isyanlara girmeden bu konuyu burada kapatıyorum. :D  (İyice Asude manyağı çıktım bende :D)
 
* * *
 
Sonuç olarak; gülmek, kahkaha atmak ve Tuna Üstüner'in büyüsüne kapılmak istiyorsanız bu kitabı alın okuyun diyorum. Yani okuyun, okutun!
 
Puanım; 10 numara 5 yıldız
Pinterest shareGoogle Plus share

Benim İçin Öl / YORUM

 
Bana Alacakaranlık serisini biraz anımsatsa da ben beğendim. Üst üste beni sıkan iki kitaptan sonra bu kitap ilaç gibi geldi. Sayfalar su gibi aktı derler ya aynen öyleydi. 2-3 gün gibi kısa sürede okunabilecek, çerez bir kitap. Olayların Paris'te gerçekleşmesi de artı bir durum benim için. ;)
 
Jules ve Vincent arasında gidip gelmekteyim. Ama Vincent diyorum. :D Bir aşk üçgeni havası aldım ama, bakalım serinin ilerleyen bölümlerinde ne olacak.
 
Kitabın konusu; Kate ailesi öldükten sonra ablası ile dedesi ve büyükannesinin yanına taşınır ve orada hayatının aşkı Vincent ile karşılaşır. Vincent bir geri-dönendir. Yani bir nevi hayalet diyebiliriz. Ölümsüzler ve insanların hayatlarını kurtarmak için onların yerine ölebilirler.
 
Onları yok etmenin tek yolu ise kafalarını koparıp bedenlerini yakmak. Lucien az kalsın bunu başarıyordu. Devreye Vincent'in ruhu gitmedeydi tabi. O aksiyon sahneleri güzeldi, keyifliydi.
 
Puanım; 4
Pinterest shareGoogle Plus share

Ne Sıklıkla Kitap Okursun?

 
Sıradan Bir Otaku beni mimlemiş, o yüzden bu postu yazmasam olmazdı. Özel olarak kimseyi mimlemiyorum. Görüp beğenen herkes üzerine alınabilir. Ve evet başlıyoruz;
* * *
Ne sıklıkla kitap okursun?
 
-Bu soruya cevabım her gün. Elimde mutlaka her gün bir kitap olur. Bir kaç sayfa okurum(-ki bu külliyen yalan, bir başladım mı bırakamıyorum :D )
 
En sevdiğin yazarlar?
 
-Off, çok zor bir soru. Hangisinden başlasam bilemedim ki şimdi :D
Ama Jennifer L. Armentrout başı çekiyor. Fantastik Kurgunun Kraliçesi benim için. Böyle alıp bağrıma basasım var :D O derece seviyorum yani. -Hastayım sana Jenn.- ;)
 
-Sonra bir Tess Gerritsen var... Kadın yazıyor dedirtiyor insana. Ekmek çıkartır gibi kitap çıkartıyor kadın. Helal Olsun ;)
 
-Asude... Türk yazarlar içinde en sevdiğim. Tek okuyuşta aşık oldum :D Asude ne yazsa okurum ben. ;)
 
En beğendiğin kitaplar ?
 
-Aslında çok var ama en sevdiklerimden bir kaç tanesini söyleyeceğim. Jennifer'ın Lux ve Melez Sözleşmeleri serisi, Becca Fitzpatrick'in Hush Hush serisi, Asude kitapları, Tess Gerritsen kitapları. (Kitapları tek tek ayırmıyorum, çünkü her kitabı ayrı bir seviyorum) ;)
 
Yerli/Yabancı hangi yazarların kitaplarını seversin?
 
-Yerli yazarları desteklesem de yabancı yazarları daha çok seviyorum. Onların kalemi daha çok hoşuma gidiyor. Bana daha çok hitap ettiğini düşünüyorum.
 
Bugüne kadar en beğendiğin kitap serisi?
 
-Off.. Bu çok zor bir soru ama ya. Artık kitaplar genelde hep seri olduğu için tek kitap bulup okumak gittikçe zorlaştı. Ama benim için Lux serisinin yeri ayrıdır. ;)
 
Daha çok hangi tarz kitap okumaktan hoşlanırsın?
 
-Fantastik manyağıyım desem ;) Ama arada Tarih-i Kurgu, Polisiye okuduğum da oluyor ama fantastik kitaplara ayrı bir düşkünlüğüm var :D
 
En son hangi kitabı okudun?
 
-Pabucumun Ajanı - I (ASUDE)  -Okuyun, okutturun diyorum.- ;)
 
Şu an hangi kitabı okuyorsun?
 
-Benim İçin Öl - (AMY PLUM)
 
Kitap bloggerları hakkında ne düşünüyorsun?
 
-Bence biz kitap bloggerlar'ı olarak bitaneyiz :D Blogları takip ederek bir çok kitap hakkında
bilgiler öğrenebiliyorsun. Ve yeni kitap alacağın zaman kitap blogları çok etkili oluyor. O yüzden iyi ki kitap blogları var diyorum. ;)
 
Kitap okumak sizin için ne ifade ediyor?
 
-Kitap okumak sonsuz diyarlara uçmak gibi bir duygu. Okudukça yeni bir şeyler öğreniyorsun. Hayal gücüme bir yenisini ekliyorum daha ne olsun. Boşuna "kitap en iyi dosttur" dememişler. ;)
 
Pinterest shareGoogle Plus share

#Mimlendim! Hayalimdeki Kütüphane


Sıradan Bir Otaku beni mimleyeli çok oldu ama ben daha anca yapabildim. Üşendiğimden bu kadar beklettim aslında bir de hayalimdeki kütüphanenin resimlerini arıyordum. Tam olarak böyle demesem de hayalime yakın kendimi huzurlu hissedeceğim böyle bir kütüphane olsun isterdim.

 
Öncelikle böyle manzaralı denize veya yeşilliğe bakan bir alanda kitaplığım olsun isterdim. Hem çalışıp işlerimi yürütebileceğim hem de bir şeyler yazıp içimi dökebileceğim ve okuyabileceğim ferah bir ortamım olsun isterdim.
 
 
Şöyle bir salonumda olsun isterdim hani. Gelenleri kıskandıracak cinsten :D
 
 
Sonra yatak odamda böyle olsa harika olurdu. Kitap kokuları eşliğinde uyumak güzel olurdu.
 
* * *
 Evettt.. benim hayallerimde böyle işte :D
İsteyen istediğini mimleyebilir ya da isteyen herkes üzerine alınabilir.
Pinterest shareGoogle Plus share

33. TÜYAP FUAR MACERASI / 2014

 
Millet fuar yazısını yazalı yıl oldu ben daha yeni yazıyorum. Ama ne yapayım çok üşeniyorum bu aralar :D :D Ama en sonunda bugün inat ettim bu postu yazmaya. Geçen sene 15 kitapla dönmüştüm fuardan ama bu sene sadece 6 kitap alabildim. Yayınevlerinin fiyatları dudak uçuklatacak cinstendi bana göre. Pegasus ve Artemis'e yaklaşılmıyordu yine. Martı, Arkadya, Parodi yayınlarında güzel indirimler vardı. Ephesus'un da pek indirim yaptığı söylenemez. İyisiyle kötüsüyle 6 kitapla eve döndüm. Ben daha çok imza günleri için gittim. Bir sürü yazarla tanışıp kaynaştık, çok eğlenceliydi. Yazarlara doyamadım ama :/
 
Merve Akıncı
Burcu Büyükyıldız
Meral Kır
Selvi Atıcı
Asude
Vefa Enver
Tess Gerritsen
Fatih Murat Arsal
Işıl Parlakyıldız
ile tanışıp kitaplarımı imzalattım. Sarıldık, sohbet ettik, magnetlerimizi, afişlerimizi alıp geldik. Fuara 3 gün gittim ve çok eğlendim. Özellikle Asunny'ler hepiniz cansınız. Eğer bu yazıyı okuyorsanız benden size bir tane Tuna Üstüner gelsin. :D :D
 
Gelelim neler aldığıma;
Aşk Yakar: 10 TL
Karanlığın Aya İzleri: 10 TL
Günahlar ve İğneler: 10 TL
Pabucumun Ajanı - 2: 15 TL
İki Renk Aşk: 15 TL
*Ephesus resmen soydun beni! ;))) Ama Asude'nin Fatih Murat Arsal'ın son çıkan kitaplarını almasam rahat edemeyecektim. Parayı verirken içim "cızzz" etti ama olsun. :D
 
* * *
 
Fuara gitmişken ayraç almadan dönmek olmazdı değil mi? :D -Resimlerin kalitesi bozuk maalesef, telefonumun şarjı yoktu bende başka bir telefon ile çektim-
 
 
* * *
İmzalı ve imzasız afişlerimiz. -Gelmişken her birinden 2'şer 3'er tane aldım ben- :D

 
* * *
Fuardan alınan güzellikler ;)

 
* * *
 
Bu yazıya ek olarak son zamanlarda takas yoluyla yaptığım alışverişlerden aldığım kitapları da paylaşacağım. Hepsi de istediğim sonunda benim olan kitaplar ve okumak için can atıyorum.
 
 
Asude'nin bende sadece iki kitabı vardı. Dikkat Aşk Çıkabilir'i de takas yoluyla alarak Asude kitaplarımı tamamlamış oldum. :D Hiçliğin Kıyısında ise çok merak ettiğim ve sık sık tanıtımını gördüğüm bir kitaptı, sonunda o da benim oldu. :D
 
 
Müjde Aklanoğlu'nun kitaplarını hiç okumadım Kör Talih'i de merak ediyordum. Yüzde elli indirimdeyken bu iki kitabı alayım dedim. Başlayanlar'ı okuyup beğenmiştim, serinin devam kitabını da yarı fiyata görünce hemen aldım. Yani iki kitabı 25 TL'ye aldım.
 
 
Aşka Rehin'de çok merak ettiğim bir kitaptı. Onu da takas yoluyla aldım. Nasıl bir kitap merak ediyorum. Okuyup göreceğim artık. :)
 
* * *
Son olarak bu güzellikleri paylaşmasam olmazdı :D
 


 
Bu ay toplam; 85 TL'yi kitaba vermiş bulunmaktayım. Mutluyum, huzurluyum, gururluyum diyerek bu yazıyı burada bitiriyorum ;)))
 
Aldıklarınızdan ortak olan kitaplarımız var mı merak ediyorum, Sevgili Kitap Kurtları...
 
Hayal Perest
Pinterest shareGoogle Plus share

İt Dalaşı / YORUM

 
Her şey Rube ve Cameron Wolfe kardeşlerin evine boks işinde olan Perry Cole ile başlar. Serinin ilk kitabı Köpek Düşlerini severek okumuştum ama bu kitap işkence gibiydi benim için. Böyle bir kitap yazılmasa da olurmuş, okunmasa da olurmuş. Benim için zaman kaybıydı ve ben anladım ki Markus Zusak bana hitap etmiyor. Bu zamana kadar 3 kitabını okudum ve içlerinden bir tık önde olan Kitap Hırsızı vardı. Ama onun dışında benim için Markus Zusak bitmiştir. Okurken hem sıkıldım hem de harcadığım zamana üzüldüm. Jojo Moyes'ten sonra okumak istemediğim yazarlara bir yenisi daha eklendi; Markus Zusak. Üzgünüm canım ama benimle değilsin!
 
Puanım: 2
-Aslında 1 verirdim ama Ardında Bıraktığın Kadın'dan bir tık daha öndeydi.-
Pinterest shareGoogle Plus share

Ardında Bıraktığın Kadın / YORUM

 
Bu kitap kaç gündür elimde sürünüyor bir ben bilirim bir de kitabın kendisi. Ay başından beri okumaya çalışıyorum. Önce yarım bıraktım sonra yeniden başladım ama olmuyor arkadaş. 180.sayfaya kadar dayanabildim. Benim de sabrımın bir sınırı var. Jojo Moyes hiç üşenmeden 510 sayfa nasıl yazmış bu kitabı anlamadım. 200 sayfa olsa ne olurdu sanki. Bu kadar fazla uzatmanın ne gereği vardı ki.. Sadece Sophie'nin hikayesini okudum, Liv'in hikayesini de merak etmiyorum. Jojo Moyes'in bu zamana kadar 3 kitabını okudum ve okuduğum 3 kitapta beni hayal kırıklığına uğrattı. Yazarın kalemini, anlatım tarzını beğenmedim. Bana hitap etmiyor. İnsanı içine çeken tarzda yazmıyor bana göre. O 180 sayfayı okurken o kadar sıkıldım ki kitabı yere fırlatma aşamasına kadar geldim. Bu kitabı okurken sinirlerim bozuldu resmen. Harcadığım zamana üzüldüm. Okuyanlar, beğenenler ne düşünür bilmiyorum ama Jojo Moyes benim için bitmiştir. İstediği kadar kitap çıkartsın dönüp yüzüne bile bakmam. Kusura bakma Jojo Moyes ama tarz değilsin! diyerek bir göndermede de bulunduktan sonra yorumumu bitiriyorum.
* * *
Puanım; 1

Pinterest shareGoogle Plus share

Kitap Aşıklarının Zevk Alabildikleri 11 Şey

 
Her şey herkes için değildir. Çoğu insan için sıradan olan bazı şeyler biz kitap aşıkları için çok daha fazlası demek. Neler mi? Okumaya devam edin...
 
 
1. Her birinin içinde binlerce gizli hazine olan sahaflarda saatlerce dolaşmak.
 
2. Sevdiğiniz birine kitap hediye etmenin verdiği haz.
 
3. Sahafta eski bir kitap bulduğunuzda onun ilk sahibinin içine yazmış olabileceği notları düşünmek.
 
4. İki kelime: Kitap Kokusu
 
5. Daha önce okuduğunuz bir kitabı elinize aldığınızda içinde çoktan unuttuğunuz eski notlarınızı bulmak.
 
6. Kitaplığınıza yan yana dizdiğiniz onlarca kitabın karşısına geçip seyretmek.
 
7. Tatile giderken bavulda eşyaları koyacak yer bulamamak.
 
8. Plajda herkes aval aval etrafa bakarken okuduğunuz kitabın içinde fantastik dünyalara dalmak.
 
9. Daha önce hiç görmediğiniz bir kitapçıya girip ilk kez içinde dolaşmak.
 
10. Onlar heyecanla filmi izlerken içinizden "kitabı çok daha güzel" diye düşünmek.
 
11. Aynı kitabı okuyan biriyle sohbet etmenin verdiği o sıcak duygu.
 
www.neokur.com'dan alıntıdır.
Pinterest shareGoogle Plus share

Paris'te Balayı / YORUM

 
Bu kitabı neden basma gereği duymuşlar ki.. Ardında Bıraktığın Kadın kitabı ile birlikte verilebilirdi. Ayrıyeten basmalarına gerek yoktu. Ticari amaç güdüyorum bu konuda.
 
Kitap bir novella olduğu için 1- 2 saat gibi kısa bir sürede bitti. Ama keşke basılmasaydı diyorum. Yani bence gereksizdi. İki kadın, iki adam ve iki farklı hayat var. Bir tezgahtar olan Sophie, ressam olan Edouard ile evlenir. Başlarda evlendiğine pişman olsa da sonradan evliliğine bir şans vermeye karar verir. Liv ise mimar olan David ile evlidir ve onu ilgisizlikle suçlayıp evliliklerini son verme  raddesine kadar gelir. Ama ona bir şans daha vererek evliliklerini kurtarmaya karar verir. Kitabın konusu bu. 133 bilmem küsür sayfa işlenen konu bu. İkinci kitap Arından Bıraktığın Kadın ise 500 küsür bir şey ve o kadar sayfa yazarın ne yazdığını merak ediyorum.
 
Genel olarak kitabı beğenmemekle birlikte gereksizce basılmış olduğunu düşünüyorum. O yüzden beğenmedim, olmamış, aradığımı bulamadım. 
 
Puanım;2 

Pinterest shareGoogle Plus share

EKİM AYI OKUMA RAPORU / 2014

Neler Okudum;
(wattpad)
 
* * *
 
 
Önerdiklerim;
Hep Seni Bekledim
Şahmelek
WhatsApp Savior
 
SİZ BU AY NELER OKUDUNUZ?
İÇLERİNDEN OKUDUKLARINIZ VAR MI?
Pinterest shareGoogle Plus share

Sen Gittiğinde / YORUM





Aslında canım hiç yorum yapmak istemiyordu. Gerçi bu aralar canım hiç bir şey yapmak istemiyor. Kitap okumak bile istemiyorum. Niye böyle oldum, bilmiyorum.

Her neyse..

Kitabı bitirdiğim "vay bee" dedirtti bu kitap bana. Aslında bu kitaba bir hafta önce başlamıştım ama bir türlü bitirememiştim. Dediğim gibi canım hiç bir şey yapmak istemiyordu.

Kitabın sonunda Adam'ın müziği bırakmasına şaşırdım. Bırakacağını düşünmemiştim çünkü. Müzik onun için her şey değil miydi? -Tabi Mia'dan sonra-
Mia başını salladı. "Bunun doğru olmadığını biliyorum. Sadece.. sorun, grup. Onlarla beraber olduğun zaman seni daha fazla kişiyle paylaşmak zorunda kalıyorum. Buna bir de ailemi eklemek istemiyorum."
Az önceki kızgınlığım geçmişti. "Seni aptal şey," diye mırıldandım alnına bir öpücük kondurarak. "Beni kimseyle paylaşmıyorsun. Sen, benim tek sahibimsin."
Ansızın bir gece Adam Mia'nın konserine gitmeye karar verir. Bundan sonrası pamuk ipliği gibi gelir. Bir süre birlikte vakit geçirip konuşan çift en sonunda birlikte olmaya karar verirler.

Mia onu neden terk ettiğini, Adam neden müziği bırakmak istediklerinden bahseder. Ve en sonunda bir arada olmaya karar verirler. Gerçi sonu biraz belirsizliklerle bitti ama olsun. -Evlendiler mi? Evlenecekler mi? Bilinmiyor!-

Genel olarak kitabı sevdim. Yalnız Mia'nın Adam'ı terk edişini ve 3 yıl sonra ortaya çıkmasına biraz kızmıştım. Ama Mia kendi bakış açısından olayları anlatınca hak vermek de elde değil. Gerçi Adam'ı hiç bırakmayıp her şeyin üstünden gelebilirlerdi ama neyse..

Puanım; 4
Pinterest shareGoogle Plus share
BLOG DESIGN BY BİR OTAKUNUN DÜNYASI