Winter II Kitap Yorumu


Cress'in ardından macera Winter ile devam ediyor. Cinder ve takımı Levana'yı alt etmenin türlü yollarını deniyorlar. Tabi bu uğurda bir çok olay başlarına geliyor. Kaçırılmalar, hastalığa yakalanmalar, vurulmalar derken bir çok olay geliyor başlarına. Ama en sonunda istedikleri gerçekleşiyor ve Levana'nın saltanatı sona eriyor. Cinder, Ay Ülkesinin gerçek kraliçesi hakkı olanı alıyor.

Winter da macera yönünden eksiklik yok. O koşturmaca sizi kamçılıyor. Ama duygular yönünden zayıf bulduğum kısımları var. Mesela Cinder çok donuk bir karaktere sahip. Başlarına o kadar olay geliyor ve sevdiği insanla karşılaşınca kal gelmiş gibi duruyor sadece.. Yarı sayborg olmasından kaynaklanıyor olabilir. Ama insan yine de okurken ister istemez bir sıcaklık bekliyor. Serinin genel olarak duygusal yönden zayıflıkları var. Daha çok bilimkurgu ağırlıklı.. Ben duyguların biraz daha işin içine girmesini isterdim.


Sonra Levana'nın ölümü.. Çok kolay oldu bana göre. Yani daha büyük bir olay beklerdim. Ölümü bana göre çok basite indirgenmişti..

Seride üzüldüğüm şeylerde oldu.. Karakterlerin başına gelenler.. Mesela Wolf'un tekrar operasyondan geçip daha da vahşileşen bir hale getirilmesi.. İçinde kalan bir parçacık insanlığı da kaybetmesi.. Neyse ki Scarlet var ki Wolf kendini daha iyi kontrol edebiliyor. Ve kaybettiğini sandığımız her şeyi aslında kaybetmediğini görüyoruz.

Winter da Levana öldükten sonra Kai ülkesine dönmüş, Cinder Ay Ülkesini yönetmeye çalışıyor, Cress ve Thorne Rampion ile letumosis'in ilacını dağıtıyor ve aynı zamanda dünyayı geziyorlar, Winter ve Jacin ise birbirlerine yapışık ikiz gibiler, aralarındaki bağlılık seri boyunca favorim oldu. Scarlet ve Wolf ise çiftlikte kendi meyve ve sebzelerini yetiştirip küçük kurtçuklar yapmanın peşindeler.. 😂 Kitabın sonu çok güzeldi.. Özellikle Scarlet ve Wolf'un düğün sahnesi favorim oldu. Keşke Kai ve Cinder'ın da düğününü görebilseydik ama onlarda ilk adımı attı.

Ay günlükleri serisi tüm maceralara, kayıplara, acılara rağmen sonunda mutluluğu yakalayan çiftlerin hikayesi ile bizlere veda etti.. Ay günlükleri serisi için kötü demiyorum ama öyle ölümüne sevip, bağlandığım bir seri olmadı. Bu seriyi daha önceden okusaydım yani daha küçük bir yaşta okusaydım belki çok çok severdim. Şuan ki bana göre ortalama bir seriydi.. Ama kesinlikle şans verilmeyi hak eden bir seri olduğunu düşünüyorum. Bütün karakterleri özleyeceğim.. 😍

Favorilerim; Scarlet & Wolf, Cress & Thorne, Winter & Jacin, Cinder & Kai

Başka kitaplarda görüşmek dileğiyle.. 🍀

Pinterest shareGoogle Plus share

Gölge ve Kemik II Kitap Yorumu


#kitapalıntısı

"Sadece ikimiz olacağız," dedi Malyen.

"Gerçekten mi?"

"Her zaman önemli olan sadece ikimizdik, Alina."

•••

"Hayatım boyunca her şeyi yoluna koymanın bir yolunu aradım. Sen uzun zamandır karşıma ilk umut kıvılcımısın."

•••

"Halkımız umuda aç. Senin sayende dini resim çizenlerin işleri açıldı."

"Ama ben bir aziz değilim ki!"

"Ama kutsanmış birisin, Alina Starkov. Kutsanansın. Tehlikeli biri oluyorsun ve daha da tehlikeli hale geleceksin."

•••

"Seni uzun zamandır bekliyordum, Alina. Birlikte dünyayı değiştireceğiz."

#kitapyorumu

Gölge ve Kemik serisini bir okumayan ben kalmıştım sanırım. Hazır filmi de yakın bir zamanda çıkacakken ilk kitabı bir okuyup aradan çıkarayım dedim.

Gölge ve Kemik serisi öyle bir seri ki ya çok seviliyor ya da hiç sevilmiyor. Ben ikisinin arasında bir yerdeyim. Ne sevdim ne sevmedim. Ama kitabı o kadar hızlı okuyup, kısa bir sürede bitirdim ki sevdim diyebilirim. Ben  bile bitirme hızıma şaşırdım. Kaplumbağa hızıyla ilerlediğim için.. Kitabın akıcılığına bir şey diyemem. Kitapta kurgulanan evreni de sevdim. Henüz bağlandığım bir karakter olmadı. Hiçbirine yüzde yüz güvenemiyorum. Ama Karanlıklar Efendisi bir tık daha cazip geliyor bana..

Serinin ilk kitabı olduğu için pek bir olayı yok. Yetim büyüyen Malyen ve Alina'nın hikayesi ele alınıyor. Malyen çok iyi bir izci olurken, Alina da iyi bir kartograf yani harita çizer oluyor. Ama bir gün Volcra'ların  saldırısına uğrarken Alina'nın gücünü keşfetmesi ile her şey değişiyor. Grisha halkının uzun zamandır aradıkları Güneşin Elçisi sonunda bulunmuştur. Alina, Karanlıklar Efendisi tarafından alıkonulup kendini bilmediği bir evrende buluyor. Bundan sonrası eğitimler ve gücünü kontrol etme süreci ile geçiyor.

Ben sevmezsem diye serinin diğer kitaplarını almamıştım. Ama şu an bir parça pişman oldum diyebilirim. O yüzden serinin diğer kitaplarını da temin edip en kısa sürede okumayı planlıyorum. Çünkü devamında neler olacak merak içerisindeyim.



Pinterest shareGoogle Plus share

Cihan II Kitap Yorumu



Kiralık Katil olan Cihan ile hiçbir şeyden haberi olmayan masum Yıldız'ın hikayesi.. Cihan, babasının yaşlanması ve Alzheimer hastalığına yakalanması sonucu babasının işini devralıyor. Bir nevi baba mesleğini yapıyor. Yapmak zorunda kalıyor aslında. Bu işin içine doğmuş bir çocuk. Başka seçeneği yok yani.. Cihan, bir görev için gittiği otel odasında görgü tanığı olarak Yıldız ile karşılaşıyor ve hikaye bundan sonra başlıyor. Aslında Yıldız'ı da orada hemen ortadan kaldırırdı. Ama kızın masumluğundan ve güzelliğinden etkilendi diyebiliriz. Yıldız'ı da yanına alıp beraber kaçıyorlar. Tabi bu sürede başlarına türlü olaylar geliyor.

Yıldız ile Cihan'ın diyaloglarını okumak çok keyifliydi. 😍 Başta zorunlu olarak birarada bulunsalar da zamanla aralarındaki şeyin aşka dönüşmesini izlemek güzeldi. Onların sahnelerini okurken sırıtmaktan yüzüm ağrıyordu. 😂

Kurguda eksik bulduğum şeyler de var. Mesela Yıldız kaçırılıyor ama ailesinden hiç haber yok. İnsan kızını hiç mi merak etmez. Bunu göremiyoruz mesela. Sonra Yıldız evine geri dönüyor ama yine bir şey yok. İnsan bir sorar ne oldu ne bitti diye.. Ama yine bir şey yok.

Kitapta Cihan'ın yakın arkadaşı, dert ortağı Osman var. Ve Osman'ın daha çocukken sevdalanığı, Cihan'ın da manevi kardeşi olan, beraber yetiştirme yurdunda büyüdüğü Çiçek var. Osman ile Çiçek ikilisini de sevdim. Onların da ayrı bir kitabı olursa okumak isterim. Gerçi Çiçek'in yaptığı bazı saçma davranışları doğru bulmadım. Osman'ı perişan etti. Ama sonunda doğru yolu bulup birlikte olmaları sevindiriciydi.

Favorim Sedat oldu. Yok böyle bir karakter. Duygu için "Ben onu nefesinden tanırım" dedi ya ben orada bittim. 😍 Bu kadar mı güzel sever bir insan.. Hayran kalmamak elde değil.. 🤤

Zaman zaman karakterlere kızsam da, eksik bulduğum yanları olsa da okurken beni güldüren, karakterlerini ayrı ayrı sevdiğim, okuması keyifli ve akıcı bir kitap oldu Cihan. Ama son sahnelerde Aslı'ya yapılan şeyler hiç olmadı. Aslı böyle bir sonu hak etmiyordu. Ali'yi ise affedemiyorum. Birini böylesine severken başka birini düşünebilmesi bana yanlış geliyor. Çünkü Ali gibi, Sedat gibi adamlar sadece bir kere sever o da ölümüne.

Pinterest shareGoogle Plus share

Levana II Kitap Yorumu

 



Serinin novellası olan Levana da kötü kraliçenin hayatını okuyoruz. Annesi ve babası tarafından sevgi, ilgi, şefkat görmemiş, ablası tarafından zorbalığa uğramış hatta ablası tarafından ateşlerin içine atılmış bu yüzden vücudunun büyük çoğunluğu yanmış bir Levana çıkıyor karşımıza. Üstelik daha küçücükken.. Ablası da az vicdansız değil. Aile olarak çok kötü ve bozuk bir yapıya sahipler.. Çıkarları için her şeyi yapmaya hazırlar. Levana yaşadıklarından dolayı güzel olan herkesten her şeyden nefret eder hale gelmiş. Acı çektirmeyi kendine zevk edinmiş. Şımarık ve her istediğini elde etmeye odaklı bir çocukluk geçirmiş. Yeteneği gereği istediği herkese her şeyi yaptırabilen Levana, Muhafızına abayı yakmış durumda ve onu elde etmek için her yolu deniyor. Muhafızın karısı doğum sırasında ölünce muhafız ve bebeği Winter Levana'nın insafına kalır. Levana küçük yaşlarda kurtarılabilseydi eğer bir şansı olabilirdi. Ama o iyi biri olmak yerine kötü biri olmayı, herkese acı çektirmeyi seven biri olmayı tercih etti. Ve bu uğurda kendi başına gelen yangın olayını ablasının kızı Selene'ye de yaptı. Ve hiç acımadan daha küçücük bir kız çocuğunu, Selene'yi ateşlerin içine attı. Levana'nın hikayesini okuduğumda üzüldüm diyemeyeceğim çünkü yaptıkları canavarca.. Yani bir insan bu kadar acımasız olamaz. Okurken çıldırdım. Levana kendi dahil etrafındaki herkesi, her şeyi mahveden biri.. Dokunduğu her şeyi tüketip bitiren biri olmayı tercih eden biri.. Ve yaptığı bunca kötülüğe rağmen başına gelecekleri de hak ettiğini düşünüyorum. Serinin son kitabında Winter, Selene ve ekibinin Levana'nın sonunu getirmesini dört gözle bekliyorum. Ay Ülkesi ve insanları artık mutlu ve huzurlu bir geleceği hak ediyorlar. 🍀

Pinterest shareGoogle Plus share

Cress II Kitap Yorumu

 


Cress, kitabın kapağından anlaşılacağı üzere Rapunzel uyarlaması.. Herkes Cinder, Thorne, Scarlet ve Wolf'u ararken takım Ay'a hapsedilmiş bir hacker olan Cress'i kurtarmanın peşine düşerler. Hedefleri basittir; Cress'i kurtar, Kai'yi kaçır, düğünü iptal et, zaman kazan. Ama hiç bir şey düşündükleri gibi olmaz. Cress'i kurtarırlarken Scarlet, Levana tarafından kaçırılır. Ve Wolf delirir. Thorne ile Cress ile arızalanmış bir gemide hayat mücadelesi verir. Herkes Cinder'a umut bağlarken Cinder ne yapacağını bilemez bir haldedir.

Seride en sevdiğim kitap Cress oldu. Serinin diğer kitaplarına göre daha hareketliydi ve bir sürü olay gerçekleşti. Scarlet ve Wolf'tan sonra sevdiğim bir diğer çift ise Cress ve Thorne oldu. Cress'in Thorne karşı olan fan girl hallerinde kendimi gördüm. 😂 Takımın ne olursa olsun hep bir arada hareket etmesi ve birbirlerini desteklemesi güzeldi. Aralarındaki bağı sevdim. Ama rakipleri Levana. Nasıl mücadele edecekler merak konusu. Kitabın sonu çok heyecanlı bir yerde bitti. Ve asıl macera Winter da başlıyor. Levana'nın sonunu getirecekler mi? Ay Ülkesi bir prensese değil de aradıkları devrimciye kavuşabilecek mi? Scarlet'u kurtarabilecekler mi? 

Pinterest shareGoogle Plus share

Scarlet II Kitap Yorumu

 


Scarlet, Kırmızı Başlıklı Kız uyarlaması.. Cinder'ın Kaptan Thorne ile hapishaneden kaçması ile başlıyor. Thorne ile uzay gemisine binip Doğu Ulusları Topluluğu ve Levana'dan kaçarken Cinder kim olduğunu ve gücünü keşfeder. Scarlet ise babaannesini kaçıranları bulmak için Wolf ile işbirliği yapar. Ama Wolf ile ilgili bilmediği şeyler vardır. Wolf, hem Aycı hem ajan hem de kurt adamdır. Hem de Alfa. (Düşmeyelim de ne yapalım? 😍) Cinder ve Thorne kaçarken Scarlet ve Wolf babaannesini ararlar. Ve bu dörtlünün yolları birbirleriyle kesişir.

Kitapta favorim Wolf oldu. Karşıma çıktığı ilk anda vuruldum 😍 Scarlet ise güçlü, cesur kızım. Onu da sevdim. Cinder ise başına gelenler ile bocalamış bir halde. Yavaş yavaş güçlenecek o da. Thorne ise sevdiğim bir diğer karakter. Onun da hikayesini merak ediyorum. Kai ve Dr. Erland pek ortalarda görünmedi. Scarlet de pek bir olay olmadı aslında. Kaçma kovalama ile geçti kitap. Scarlet ve Wolf ikilisi favorim oldu. Onların ilişkileri nasıl ilerleyecek merak ediyorum. 😍 Wolf'un Cinder'ı eğiteceği sahneleri de merakla bekliyorum. Eksikleri vardı ve bana göre ortalama bir kitaptı. Ama serinin ilerleyen kitaplarda giderek güzelleşeceğini düşünüyorum. Kitabın evrenini ve karakterlerini seviyorum. Cinder'ın gücünü keşfedip Levana'ya karşı savaş açmasını sabırsızlıkla bekliyorum. 

Pinterest shareGoogle Plus share

Cinder II Kitap Yorumu

 



🌙 Beşinci Dünya Savaşı'ndan sonra Yeni Pekin'de kurulan, insanların, androidlerin, büyücülerin ve Sayborgların bir arada yaşadığı, hava araçlarının ve teknolojinin level atladığı, vebanın hüküm sürdüğü bir topluluk Doğu Ulusları Topluluğu.. Bir yandan Dünyaya hükmetmeye istekli bunun yolunda herşeyi yapmaya hazır kötü bir Kraliçe; Levana..


🌙 Gücünün ve kim olduğunun farkında olmayan, hissiz, duyguları olmayan, kızarma, ağlama, utanma gibi hisleri olmayan, bir kolu ve ayağı mekanik olan bir sarborg aynı zaman da bir mekanik ustası olan Cinder..

🌙 Uzun zamandır kitap okuyamadığım için yorum yapma konusunda paslanmışım. Ama kitap hakkında bir kaç bir şey söyleyeceğim.

🌙 Yazarın kurguladığı evreni sevdim. Okurken zihnimde canlandırabildim. Eksikleri var mıydı? Evet. Kitabın başından beri gelenek haline gelmiş bir balodan bahsediliyor. Balo sahnesini yetersiz buldum. Her şey bir an da olup bitti. Daha büyülü bir an atmosfer beklerdim.

🌙 Bir diğer etken ise Cinder. Karakterini zayıf ve güçsüz buldum. Gerçi yaşını düşünürsek bu normal.. Daha çocuk neticede.. Ama yine de kendisine yapılan haksızlıklara karşı biraz diş göstermesini, karşı çıkmasını isterdim. Bu kadar kolay kabullenmesini değil.. Kendisini değersiz olarak görmesi ise bir parça kalbimi kırdı. 💔

🌙 Prens Kai'yi ise sevdim. O da henüz bir çocuk olsa da sorumlulukları, yapması gereken fedakarlıklar altında ezilen bir karakter. Ama buna rağmen iyi ve güçlü bir Kral olacağı izlenimini oluşturdu ben de..

🌙 Aycı'ların ise yeteneklerini, neler yapabileceklerini, güçlerini çok beğendim. 😍 Ben asıl en çok Torin'in hikayesini merak ediyorum. Onda bir asillik var. Kitapta çok yer edinmese de ben de yer edindi. 😎

🌙 Kitap oldukça akıcıydı, kurgulanan evreni de sevdim. Eksikleri vardı ama yine de serinin ilk kitabına göre ortalama bir kitaptı. Serinin ilerleyen kitaplarda daha da güzelleşeceğine inanıyorum. 🤞



Pinterest shareGoogle Plus share
BLOG DESIGN BY BİR OTAKUNUN DÜNYASI