Kördüğüm / YORUM


KÖRDÜĞÜM
ORİJİNAL ADI : INTERTWINED
YAZARI : GENA SHOWALTER
ÇEVİREN : GÜLAY YÜCEL
PEGASUS YAYINLARI
415 SAYFA

*
"Kördüğüm"... Okurken heyecanımın dinmediği , her sayfasını merakla çevirdiğim bir kitap oldu benim için ve etkilendim ... Bazen gülüp  , bazen kızdığım , bazen de bir sonraki sayfada ne olacak heyecanıyla sayfalarını hızla çevirdiğim bir kitap oldu benim için . Bütün bu duyguları bana yaşatabilmiş bir kitap. Detaylı yorumuma geçmeden önce size kitaptaki karakterlerden bahsetmek istiyorum ;
Aden Stone : Beyninde yaşayan 4 ruh var ve bu 4 ruhun özelliklerine sahip .
Mary Ann : Bütün -Aden , Victoria , Riley- 'nin koruyucusu durumunda. Nörtleştirici bir etkisi var. Onları tehlikelerden koruyabiliyor.  Yani başınızın belaya girmesini istemiyorsanız Mary Ann ile yapışık ikiz olarak takılmalısınız .
Victoria : Vampir ve aynı zamanda Prenses. Aden'a karşı koyamıyor.
Riley : Diğer adıyla KurtAdam'ımız. İnsan suretine bürünebiliyor ama genelde kurt adam kılığında dolaşmayı seven adamımız . Mary Ann'e fena halde yanık .
*
4 RUH ;
Eve : Ruhlardan dişi olanı . Zamanda yolculuk yapabilme yeteneğine sahip.
Caleb : Ruhların en asabisi diyebilirim . İnsanları kontrol edebilme yeteneğine sahip.
Julian : Ölüleri diriltebilme yeteneğine sahip.
Elijah : Geleceği görüyor . Aden'ın ne şekilde öleceğini gördü .
*
Yan Karakterler ;
Tucker : Yarı insan , yarı vampir . İllüzyon etkisi oluşturabiliyor . Hiç olmamış bir şeyi olmuş gibi gösterebiliyor . Mary Ann ' in erkek arkadaşıydı , ki Penny ile birlikte olana kadar .
Penny : Mary Ann'in en yakın arkadaşı . Ta ki Tucker ile birlikte olana kadar .

*
Kısaca kitaptan bahsedecek olursak ; Aden küçüklüğünden beri beynindeki 4 ruh ile yaşamaktadır . Ve bu 4 ruhu nasıl beyninden söküp atacağını bilememektedir. Bu 4 ruhun yeteneklerini hissedebilmektedir . Derdini doktorlara , psikologlara anlatmıştır ama kimse ona inanmamıştır . Ve sonra kendisini akıl hastanelerinden birinde bulur ve hayatı hep ilaçlarla testlerle geçer. Sonra bir gün okula kayıt olmaya karar verir ve hayatı birden 360 derece değişir . Sanrılarında gördüğü kızı Mary Ann zanneder fakat sonra bunun yanlış olduğunu anlar. Daha sonra karşısına Victoria çıkar ve bu sanrılarında gördüğü kızdır. Ona aşık olur ve onun için yapamayacağı şey yoktur. Kızın vampir olduğunu bilmesine rağmen aşkına engel olamaz. Hatta kızın kan kölesi bile olmaya razıdır . Mary Ann her şeyden habersiz esas kızımızdır . Aden'ın hayatına girmesiyle  15 yıllık planı değişir . (15 Yıllık Plan : İyi bir meslek sahibi olmak falan filan .) Neyse .. Mary Ann 'in , Aden üzerinde nötrleştirici bir etkisi vardır . Yani bir nevi kalkan görevi görmektedir . Sonra yolları Riley ve Victoria ile kesişir ve bundan sonra 4'lü olarak takılmaya devam ederler. Ve birlikte oldukları süre boyunca yeni sırlar keşfederler. Mary Ann'in yıllardır annesi bildiği kadın aslında teyzesidir ve biyolojik annesi de zamanda yolculuk yapabilen bir insandır . Ki tam bir insan diyebilir miyiz , orası tam bir muamma. Aynı Aden gibi özelliklere sahiptir . Mary Ann doğduğu zaman doğum sırasında ölmüştür . Onun yerine Mary Ann'e  teyzesi bakmıştır. Ve gerçekleri Mary Ann , Aden'in hayatına girmesi ile yani 16 yaşına gelince öğrenir. Mary Ann'in babası psikologdur ve aynı zamanda Aden'ın da doktorudur . Ki ona inanmadığı için - daha doğrusu karısı da aynı durumda olduğu için- bundan korkar , şaşırır ve tedaviden vazgeçip , görevden ayrılır . Aden ise başka bir doktorun ellerine teslim edilir . Aden ile Mary Ann çok iyi iki dost olmuşlardır. Ve babası bunu öğrenince Mary Ann ' e Aden'dan uzak durmasını söyler fakat Aden bu işin peşini bırakmaz ve hayatı ile ilgili gerçekleri öğrenir . Bu arada Penny , Tucker'dan hamile kaldığı için doğacak olan bebeğin yarı insan yarı vampir olma olasılığı da yüksektir . Aden , Riley , Victoria ve Mary Ann'i çok büyük tehlikeler beklemektedir . Periler , cadılar ve daha bir çok insan üstü yeteneklere sahip varlıklar onlar için tehdit oluşturmaktadır ve tek korunma yolları Mary Ann'dir . Kitapta çok karakter olunca hepsinin ayrı hayat hikayesi ve ayrı sırları ortaya çıkmaktadır  . Ve olaylar silsilesi gittikçe farklı bir boyuta ulaşmaktadır . Kitabı okurken Mary Ann ile Aden yollarının nasıl kesiştiğini , ortak noktalarına ve hayatları ile ilgili çok ilginç sırları da öğrenmiş olacaksınız . Ve 4 ruh'la ilgili de sırlar yer alıyor . Tabi bunu okuyup görmeniz lazım. Daha fazla spoi vermeyeceğim . Kitap 415 sayfa olmasına rağmen kendini okuttu . İçinde her türlü olağanüstü varlığı bulabileceğiniz ve sırlarla dolu hayatların karışımı bir kitap . Şiddetle tavsiye ediyorum .
Küçük bir itiraf ; sayfa 375 de gözlerim doldu . O sahne çok duygusaldı.
"Bunu yapma . Lütfen , bunu yapma .Gitme . Sana ihtiyacım var . Seni tekrar kaybedemem."
"Seni çok seviyorum .Yaptığım en iyi şey ve tek yaşama nedenimsin. Sana hep değer vereceğim . Bunu sakın unutma."
*
Bu kitaba ve yazara bayıldım .  Üslubuna bayıldım. Ayrıca kitabın çevirisi de çok güzeldi ve okurken beni içine çekti . Kesinlikle tavsiye edebileceğim , okurken heyecanla diğer sayfaları çevirmeyi bekleyeceğiniz bir kitap . Bu kitabı alın okuyun ve Aden Stone ile Mary Ann'in  dünyasına merhaba deyin .



Pinterest shareGoogle Plus share

Koruyucu#1 - KORUYUCU / YORUM


 
KORUYU
ORİJİNAL ADI : Unearthly
YAZARI : CYNTHIA HAND
ÇEVİREN : Berna Kılınçer
DEX YAYINLARI
322 SAYFA
*
Koruyucu Serisi;
Koruyucu#1 Koruyucu
Koruyucu#2 Kutsanmış
Koruyucu#3 Sınırsız

*
Karakterler ; Clara Gardner ,Tucker Avery , Wendy Avery , Angela , Christian Prescott , Jeffrey Gardner , Margaret Gardner vb...
*
Aşk mı önce gelir , görev mi ?

*
Melek Takımından ;
Clara , Angela , Jeffrey , Christian , Margaret vb.
İnsan Takımından ;
Wendy , Tucker vb.

Serinin ilk kitabından karşımıza çıkan karakterler yukarda belirttiğim gibi. Başlıca melek kanı taşıyanlar Clara ve ailesi diyebiliriz. Angela'nın yar insan yarı melek olduğunu daha sonra anlıyoruz .
Clara ; yarı insan yarı melek olan olağanüstü bir varlıktır. Annesi melek babası ise insandır . Onların karışımından Clara ve kardeşi Jeffrey olmuştur . :)
Angela ; Annesinn bir kara kanat tarafından tecavüze uğraması sonucu dünyaya gelmiştir. Annesi melek olduğunu bilmemektedir . Serinin ilerleyen kitaplarından öğrenecek mi , onu okuyup göreceğiz .
Christian ; bu karakter ise tam bir sürpriz oldu benim için . O da Gardner ailesi gibi . Yani yarı melek yarı insan formunda .
Christian'ın melek olduğunu kitabın sonunda öğreniyoruz. Başlarda Chris'i normal insan olarak düşünüyoruz , halbuki değilmiş. Öğrendiğimde bende baya bir şaşırdım. Aslında ben Tucker'dan kıllanmıştım biraz . Onun melek olduğunu , hatta kara kanat olduğunu düşünmüştüm. Kitabı okuduğunuzda neden böyle düşündüğümü anlayacaksınız.
Kitaptan bahsedecek olursak ; Clara yarı melek yarı insan formunda olan koruyucu bir melektir . Görevi Christian'ı korumaktır ve onu korumak adına yaşadığı şehri , okulunu , arkadaşlarını geride bırakmıştır. Ailesi ile birlikte Christian'ın peşine düşmüşlerdir . Clara görevinin ne olduğunu , görevi tamamlandıktan sonra ne olacağını bilememektedir . Görevinin sonuçlarını öğrenene kadar Chris'in peşindedir ve onu takip etmektedir.
Küçük bir spoi ; Chris kurtuluyor . -Ama nasıl kurtulduğu son sayfalarda mevcut . - :) Yani okumanız lazım .
Bu arada kara kanat denen olağanüstü varlığımızda ortaya çıkıyor . O sayfalar nasıl su gibi aktı anlamadım doğrusu. Clara'nın yakalanması vs . aksiyon dolu sayfalardı .
Kitap genel olarak Clara ve onun görevi üzerine kurulmuş fantastik bir kitap. Okurken şaşıracağınız bir seri . Bu seriye devam etmeyi düşünüyorum . Melekler üzerine yazılmış kitaplara zaafım olduğu için devam edeceğim. Eğer sizde meleklerin dünyasını merak ediyorsanız bu seriyi okuyun derim.
Favori KarakteRlerim ; Clara , Tucker , Christian ...
Bu arada Angela'dan şüphe duymaya başladım ben. Şimdilik Clara'nın arkadaşı gibi duruyor ama her an her şey olabilir. Sonuçta meleklere güven olmaz , değil mi ? :)
Tucker karakterine başta uyuz olmuştum ama ilerleyen sayfalarda hayran kaldım. Bu kadar gizemli olması ve Clara'ya olan ilgisi gözlerimi yaşarttı . :)

 

Pinterest shareGoogle Plus share

-22-Britanya Yolu / YORUM


 
-22-BRİTANYA YOLU
Yazarı : AMANDA HODGKINSON
Orijinal Adı : 22 Britannia Road
Çeviren : Buse Barış
 ARKADYA YAYINLARI
452 SAYFA
*
Karakterlerimiz ; Silvana , Janusz , Aurek ...
*
AŞKIN OLDUĞU YERDE AFFEDİŞ DE VARDIR...
Kitabımız 2.dünya savaşının başlayıp getirdiği zorluklar üzerine hayat mücadelesi veren insanların yaşamlarını konu alıyor. Anne - baba ve çocuk diyaloglarına sıkça rastlıyoruz  Silvana ve Janusz yeni evlenen Polonyalı bir çifttir. Aurek adında minik bir oğlan bebekleri vardır. Savaş onları 6 - 7 yıl bir süre ayırmıştır . Silvana küçük oğlu ile Polonya da hayat mücadelesi verirken , kocası Janusz ise savaşa katılmak için askerlere katılmıştır . Fakat işler planlandığı gibi gitmez ve çiftimiz uzun süre birbirine kavuşamaz. Birbirlerini kaybetmişlerdir ve bulmaları imkansız gibi görünüyordur. Fakat sonunda Janusz, Silvana ile oğlunu bulur ve onları -22-numaralı Britanya Yolu üzerindeki evlerine getirir. Onlara hem gerçek bir baba hem de gerçek bir eş olma çabasındadır. Zamanla iyi bir yuva ve iyi bir iş sahibi olmuştur. Fakat Silvana aşık olduğu o kız değildir artık. Janusz da aynı adam değildir. Zaman onlardan çok şey alıp götürmüştür ve beraberinde sırlarla dolu bir yaşam bırakmıştır . Okurken kimi zaman duygulanacağınız , kimi zaman kızacağınız savaş yıllarını anlatan mükemmel bir kitap . O dönemde yaşanan zorluklar , insanların hayatta kalma mücadelelerini okurken kendinizden geçeceksiniz . Anne çocuk bağları üzerine yazılmış duygusal bir kitap . Aile olmanın zorlukları ve o aileyi bir araya getirip yaşamanın verdiği çabanın karşılığı bu kitap .
*
Her savaş bir kaybediştir...
Kimi sevdiğini , kimi benliğini kaybeder...
*
Silvana ; kendini kaybettiğini düşünüyordu ama aslında kaybettiği şey benliğiydi. Çocukluğu , ailesi , oğluydu , sevdikleriydi . Ve ondan geriye sadece buz gibi bir yürek kalmıştı ve zaman yaralarına ilaç olacak mıydı orası merak konusuydu .
Janusz ; Ailesinden uzakta geçirdiği zamanlarda hayatta kalma mücadelesi verip ailesini bulmanın umuduyla yaşayan Polonyalı gencimiz , ailesini bulmuştu fakat bulduğu kişi ailesi miydi yoksa bir yabancı mıydı , orasını bilemiyordu .
Aurek ; Her şeyden habersiz  yaşam mücadelesi veren annesini dibinden ayrılmayan , babasına düşman gözüyle bakan Aurek , sonunda babasını sevebilecek miydi  ? Kaybettiği çocukluğunu geri kazanabilecek miydi ?

*
"Yalnızlık her insanın yakalanabileceği bir hastalıktır..."
"En büyük kalabalığın içinde  bile yalnız kalabilirsin..."
*
14.02.2014

Pinterest shareGoogle Plus share

Eğer Yaşarsam / YORUM ve ALINTILAR





EĞER YAŞARSAM
YAZARI : GAYLE FORMAN

ORİJİNAL ADI : If I Stay

ÇEVİREN : Ayşe Belma Dehni
PEGASUS YAYINLARI
255 SAYFA
*
Karakterler ; Mia , Adam , Kim , Teddy ...
*


Kitabımız Mia ve onun yaşamı üzerine kurulu bir şekilde anlatılıyor . 4 kişilik mutlu bir aile iken hayatı bir trafik kazası sonucu sil baştan başlayan bir kızın dramı anlatılıyor. Mia 17 yaşında genç bir kızdır ve çellisttir. Adam adında ona deliler gibi aşık bir erkek arkadaşı vardır. Kendisi bateristtir . Kim ise Mia'nın en yakın kız arkadaşıdır . Mia'mız kendi halinde içine kapanık müziğe aşık bir kızdır . Ve bütün hayatı müzik üzerine kurulmuştur . Ailesiyle çıktığı bir seyahatte bütün hayatı değişir . Ailesinden herkes ölmüştür . Aileden geriye sağ kalan tek kişi Mia'dır . Okurken Mia'nın ölüm ile yaşam arasındaki o ince çizgideki dramına ortak oluyoruz . Yazar kitabı yazarken ağlamış , fakat ben o raddeye gelmedim . Okurken beni duygulandırdı ama beni ağlatacak seviyeye getirmedi . Mia'nın yaşadığı trajedi insana dokunan bir olgu üzerine yazılmıştı ve okuyan herkesin duygulanacağınışünüyorum . Size bir tavsiye bu kitabı okumaya karar verdiyseniz mutlaka yazarın sitesindeki müzikleri dinlemenizi öneririm. Özellikle Mozart'ın "Requiem" şarkısını şiddetle tavsiye ediyorum.

 
...ALINTILAR...
Saçlarıyla oynamama izin veriyordu. O güne dek. Artık böyle bir şey olmayacaktı.
Onun saçlarını son bir kez kokladığımı hayal ettim , bunu ağlamadan yapabileceğimi düşünemiyordum bile . Gözyaşlarım sarı buklelerinden süzülürdü.

*
Çünkü sevgi , ona tutunduğunuz sürece asla ölmez , sizi terk etmez ve bitmez.
Sevgi sizi ölümsüz kılar.

 
Pinterest shareGoogle Plus share

Küçük Prens / YORUM ve ALINTILAR

 
 
...YORUM...
İÇİNDE HALA SAKLI BİR ÇOCUK OLANLARA...
Leon Werth'e
Bu kitabı bir büyüğe sunuyor olmamdan dolayı çocuk okurlarımın beni hoş görmelerini dilerim. Bunu yapmamın çok ciddi bir nedeni var: O. benim dünyadaki en iyi arkadaşım. İkinci nedenim de şu: Bu adam her şeyi anlıyor, çocuk kitaplarını bile. Üçüncü bir nedenim daha var: Fransa'da yaşıyor şu anda, aç ve üşüyor. Biraz yüreğinin ısıtılması ona iyi gelir. Eğer bütün bu nedenler size yeterli gelmiyorsa, o zaman ben de bu kitabı onun çocukluğuna armağan ederim. Bütün büyüklerin bir zamanlar çocuk olduğunu biliyoruz: pek azı bunu hatırlasa da... Neyse, sunuşumu şöylece değiştiriyorum:
Leon Werth'in çocukluğuna..

Küçük Prens'in masalsı hikayesini okuyun , okutturun !
...ALINTILAR...
 

“ Kendini yargılamak diğer insanları yargılamaktan çok daha zordur. Kendini gerektiği gibi yargılayabilirsen, çok adilsin demektir. “
" İnsan komik olmak istediğinde bazen yalan söylemek zorunda kalıyor."
“Peki insanlar nerede? İnsan kendisini çölde çok yalnız hissediyor." “İnsanların içinde de öyle hissedersin” dedi yılan, “arada pek fark yoktur.”
" İnsanlarda ise hayal gücü yok. Sadece sizin söylediklerinizi tekrarlıyorlar."
" Bütün tavuklar birbirine benzer. Bütün insanlar da öyle. "
“Sadece evcilleştirdiğin kişiyi anlayabilirsin” dedi tilki. “İnsanlarınsa hiçbir şeyi anlayacak vakitleri yoktur. Her şeyi dükkandan hazır alırlar. Ve arkadaşlar dükkanlarda satılmadığı için de, hiç arkadaşları olmaz."
“Ve işte sırrım: Bu çok basit. İnsan gerçekleri sadece kalbiyle görebilir. En temel şeyi gözler göremez.”
“Hiç kimse bulunduğu yeri beğenmez."
Pinterest shareGoogle Plus share
BLOG DESIGN BY BİR OTAKUNUN DÜNYASI