Çiçek Kızlar / Yorum


Puanım;3
DİKKAT! SPOİLER İÇERİR.
"Ne bitmek bilmez kitapmış" diye isyan edesim var. Dile kolay tam 644 sayfa. 10 gün gibi bir sürede bitirebildim. Tabi bu süreçte 3-4 gün okumadığım zamanlarda oldu. Ama en sonunda bugün inat ettim ve kalan 100 sayfayı sonunda okudum.

Kitabın sevdiğim yanları da vardı sevmediğim yanları da... Nergiz karakterini hem sevdim hem sevemedim. O çok bilmiş tavırlarını hem sevdim hem de "bir sus artık" diyesim de oldu. Nergiz, biraz çatlak biraz da manyak ama sevdikleri için her şeyi yapan gözü pek bir karakter. Yasemin, Nergiz'e göre biraz daha pasif kalıyor. Onun o yumuşak naif halleri Yasemin'de yok. Nergiz dediğin dedik çaldığım düdük havasında. :D

Kitapta önce 1 yıl sonraki görüyoruz. Sonra aradan 2 yıl geçiyor ve bir bakmışsın hooopp 15 yıl geçmiş. Yahu geri kalan o 14 yılda ne oldu merak konusu. Bir de bu kızlar kaç yaşında yahu! Ben bir yerden sonra saymayı bıraktım. (Ortalama 36-40 yaşlarındalar sanırsam) 

Nergiz ve Yasemin ikilisinin inişli çıkışlı ilişkileri ve hayatlarına şahit oluyoruz. En sonunda "hayatımın erkeği" diyebileceği birini buldular da onları çift olarak görebildik. Nergiz'i Erkan'la çift olarak daha çok sevdim. Onları kedi köpek gibi birbirleriyle didişmesi çok tatlıydı. Yasemin'i de Soner'le sevdim. Kitapta iki kadının hayata tutunma çabaları anlatılıyor. Ortalama 400 sayfa olsaymış daha iyi olurmuş diye düşünüyorum ben. Çünkü 644 sayfa beni sıktı. 

Kötü demiyorum, ortada bir emek var sonuçta ve Türk Yazarları sonuna kadar destekliyorum. Ama lütfen rica ediyorum; bu kadar uzatmayın! Bir yerden sonra olayların akışı insanı sıkmaya yöneltiyor. 

Kitaplarda görmeyi sevmediğim bir şey var; "değil mi" yerine "di mi" diye kullanılması. Yazılışta "değil mi?", okunuşta "di mi?" diye telaffuz edilir. Yani ben bu tarz kelimeleri görmek istemiyorum, beni rahatsız ediyor. Kitapta çokça argonun içerdiğini de söylemeliyim. Ben pek hoşlanmıyorum kitapta bu tür sözleri duymak. (Senin g*tüne sokayım, ağzına s*çayım vs.) Hele bunları bir kızdan duymak hiç hoş değil. :(

Bir de bu editörler bu kitaplara hiç bakmıyorlar mı ya da hiç incelemiyorlar mı? Kitabı bitirene kadar o kadar yazım hatası ve eksik cümle kullanımı vardı ki... ben sayısını unuttum. Bendeki ilk baskı diğer baskılarda durum nedir bilemem ama bu konuda editörlerimizin dikkat etmesini rica ediyorum. Bir değil iki değil yani..

Kitabın adı "Çiçek Kızlar" değil de "Küçük Kadınlar" olsaymış daha iyi olurmuş. Ya da başka bir şey. 

Ve ve ve...Türk yazarlar neden hep mutlu sonla bitiriyor bu kitapları anlamıyorum. Hayat o kadar tozpembe mi? diye sorup duruyor insan kendine. Ya da bana mı böyle kitaplar denk geliyor bilmiyorum ama bu kitabımızda mutlu sonla bitiyor. Yasemin ve Soner, Erkan ile Nergiz evleniyorlar. Nergiz'in çocuğu olmuyor -okuyanlar bilir- onun yerine sevgisini Yasemin'in ikiz kızlarına adıyor. Kızlardan birinin adı Lal ötekinin adı Lalin. Ve kızlara isim koyma şerefine de Nergiz nail oldu.

Soner, Yarı Fransız Yarı Türk olduğu için kızlarının diğer isimleri Violet ve Viven oldu. Nergiz'e Türk ismi koy dediler ama o da gitti Lal ve Lalin koydu. Böyle söyleyince  Türk ismi mi Yabancı isim mi belli olmuyor ama ben pek beğenmedim. Aslında Erkan'ın fikri güzeldi. Ayşe&Fatma olabilirdi. Ya da Derya&Deniz.. Her neyse bana neyse isimlerinden. :D 

Son olarak bir Rabia Sultan var tam yemelik ya. Onun o sivri dili insanı ister istemez gülmeye sevk ediyor. Aslında bu kitaba 2 verecektim ama sonlara doğru kitabın güzelleşmesi ile 2'nin köşesinden döndü. ;)

Pinterest shareGoogle Plus share

4 yorum:

  1. yorum için çok teşekkür ederim, okuma listemin en sonuna alayım ben bu kitabı : ))

    YanıtlaSil
  2. merhaba bence çok iyi bir blog devamı getirmen dileğiyle..

    YanıtlaSil
  3. Yorumunu çok sevdim (: Kitabı okumadım, okumayı da düşünmüyorum ama özellikle yerli yazarlar için gerçekçi yorumlar görmek sevindirici. Yazarı mı eleştiriyoruz kitabı mı diye sorasım geliyor çünkü çoğu kez.
    Redaksiyon sorunundan da bıktım artık. Hayrına versinler biz yapalım bari. 700 sayfa yazmakla değil de iyi iş çıkarmakla oluyor bence bu işler. Redaksiyonu eleştirememiz lazım aslında ama işler özensiz olunca böyle oluyor :/

    YanıtlaSil

BLOG DESIGN BY BİR OTAKUNUN DÜNYASI