Çocukluğundan beri seni ‘aşk sabırdır, aşk nezakettir’ saçmalıklarıyla zehirlemişler. Ama aşk bilimsel bir şeydir. Yani yalnızca beyinde olup biten kimyasal bir reaksiyondur. Bazen bu reaksiyon kendini defalarca kez tekrar ederek yaşam boyu sürer, bazen de sürmez. Bazen de zirveye ulaştıktan sonra bir düşüşe geçer. Her birimiz kimyasal kalpleriz. Peki bu, aşkı daha değersiz mi kılar? Sanmıyorum.
* * * * * * * * *
“Kimyasal Kalplerimiz bir aşk hikâyesi ama bir farkla. Basit değil, sıradan değil ve okurları bekledikleri yerden vuracak bir aşk hikâyesi değil; aksine, onları sarsacak bir hikâye...”
- Mands, The Bookish Manicurist -
“Kimyasal Kalplerimiz bir aşk hikâyesi ama bir farkla. Basit değil, sıradan değil ve okurları bekledikleri yerden vuracak bir aşk hikâyesi değil; aksine, onları sarsacak bir hikâye...”
- Mands, The Bookish Manicurist -
Yorum için teşekkürler, epey ilgimi çekti.
YanıtlaSilRica ederim. (=
Sil