Derin Tutku || Into The Deep#1 || Yorum

Küçük bir kasabada kendi halinde yaşayıp giden Charley, büyük bir şehirden gelen Jake'le tanışınca dünyaya bambaşka gözlerle bakmaya baslar. Charley'yi yepyeni duygularla tanıstıran Jake, ona sonsuza kadar birlikte olma sözü verir. Ama beklenmedik bir trajedi, bu askı paramparça eder. Charley Jake'in izini kaybeder.Dört yıl sonra, Jake'i artık aklından söküp attığına inanan Charley'yi, bir yıllık yurt dısı eğitimi için gittiği Edinburgh'da inanılmaz bir sürpriz karsılar: Hayatının askı Jake, yeni kız arkadaşıyla aynı üniversitede okumaktadır!

Selam Millet!

Diyerek enerjik bir başlangıç yapmak istedim.. :D 

Kitap yorumuma geçmeden önce konusuna biraz göz atmaya ne dersiniz.

★Charley ve Jake 16 yaşında bir partide tanışıyorlar ve o günden sonra birbirlerine deli gibi aşık oluyorlar. Bir süre birlikte olduktan sonra bir olay yaşanıyor ve Jake, Charley'iden uzaklaşıyor. Jake bir gün karşısına geçiyor ve ayrılmak istediğini söylüyor. Bunun ardından da ailesiyle birlikte şehri terk ediyor. 

★Jake'in gidişinden sonra bir daha eskisi gibi olmayan Charley eksik kalmış bir halde ve hala Jake'i sevdiği halde yoluna devam ediyor. Aradan 4 yıl geçtikten sonra üniversiteyi okumak için Edinburg'a gidiyor ve orada hiçte karşılaşmak istemediği biriyle karşılaşıyor. İlk aşkı Jake ile..

★Bundan sonra olanlar ise tamamen Arap saçına dönüyor. Jake, Melissa adında bir kızla birlikte ve Charley bir yıl boyunca buna katlanmak zorunda. Başta birbirlerinden uzak durmaya çalışsalar da bu ikisi içinde gün geçtikte zor bir hal almaya başlıyor.

★Ve Jake ile Melissa arasındaki ilişki çatlak veriyor. Jake, Melissa ile yollarını ayırırken Charley'den özür dilemek ona kendini affettirmek için yollar arıyor. Charley başta karşı çıksa da Melissa'nın durumuna üzülse de ilk aşkına karşı koyamıyor ve ona bir şans vermeye karar veriyor.

★Ağırdan aldıkları ilişkileri zaman zaman sekteye uğrasa da birbirlerine duydukları aşk ilk günkü gibi tazeliğini korumaktadır. Bundan sonra her şeye birlikte göğüs gereceklerine dair birbirlerine söz verirler ve yeni bir başlangıca adım atarlar.

★Samantha bu işi biliyor. Okuyucu meraklandırmayı ve heyecanlandırmayı seviyor. Sayfalar su gibi aktı diyebilirim. Kitap oldukça akıcıydı. Biraz dram karışımıydı ama beni güldüren kısımlarında olduğunu söyleyebilirim. Charley'i çok sevdim. Zeki, hazır cevap ve komik biri.. Aynı zamanda kalbi kırık ve yaralı bir kuş gibi..

★Jake ise yaralı bir adam.. Ve yaralarını Charley ile sarmak için can atan bir aşık. Ayrılmaları o kadar saçma bir sebeptendi ki.. Beni sinir etti. Özellikle Jake'in Char'in kalbini kırması ve ondan uzak durması çok sinir bozucuydu.

★Ama aşkları yıllara meydan okudu ve tekrar bir araya geldiler. Çalıntı ekibini sevdim. Kitapta tek sevmediğim Melissa karakteri oldu. Onun için melek yüzlü şeytan diyebilirim. Başta Charley'e arkadaşça davranmak istediğini söylese de sözleriyle ve Jake'in sahiplenmesi ile canını yaktı. O yüzden sildim onu defterden! :D 

★Charley'in Jake'i kola affetmesini onaylamıyorum. Ben biraz süründürmesini isterdim.. Ama en sonunda işlerin yoluna girmesi ve tekrar bir arada olmalarına sevindim. Kitabın sonu bana göre biraz havada bitti ve son ikinci kitabı merak etmeme neden oldu.

★Redaksiyon hatalarının gözüme battığını söyleyebilirim. Özellikle bir yerde "imalı" yerine "imanlı" yazdığını görünce çileden çıktım. Her neyse... Onun dışında kitabı sevdim. Sam, zaten sevdiğim yazarlar arasında olduğu için bu kitabını da sevdim. Umarım yayın evi ikinci kitabı çıkartmakta fazla gecikmez..

★Kitabın kapağına ba-yıl-dım! Yurt dışı kapağından daha çok sevdim.. Uzun lafın kısası Samatha Young'ın kalemiyle tanıştıysanız bu kitabı da seveceğinizi düşünüyorum.. :)