Son Yıldız Sönene Kadar│Kitap Yorumu



Son Yıldız Sönene Kadar, iki gencin bütün engellere rağmen aşkı ve kendilerini bulma hikayesini anlatıyor. Kitabın başları adeta bir peri masalı.. Arkadaşları ile İtalya'ya tatile giden Lavin ile Ermanno'nun yolları bir restoran da kesişiyor. Ermanno, Lavin'in yemek yeme tarzına vuruluyor diyebiliriz. :D Sonra onun konuşmasına, gülüşüne, perçemlerine vuruluyor. Her şeyden habersiz Lavin ise Ermanno'nun Türkçe bildiğinden hatta Yarı Türk olduğundan habersiz çocuğa dibi düşüyor. :D Ermanno'ya dibi düşmeyen de ne bileyim. :) İkilinin yolları bir müzede kesişince Ermanno, Lavin'e "bana bir gününü ayır" diyerek o gönülleri fetheden hareketi yapıyor. (= Ermanno ile Lavin, İtalya'da birbirlerine ait bir gün geçirseler de, bunun tek bir günle sınırlı kalmayacağından habersizler..

Kitabın ilk başları o kadar masalsı ki.. Sırıta sırıta okudum. Ermanno'nun Lavin'i sevme şekli gönlümü fethetti. El ele tutuşmaları, alnından öpmesi, perçemlerini sevmesi.. Böyle küçük hareketlerin kölesiyim.  İkili daha sonra Türkiye de bir araya geliyorlar ama her masalın kötü prensi olduğu gibi Lavin ve Ermanno'nun masalının kötü prensi de Atilla! Allah seni bildiği gibi yapsın! Ermanno'nun ailesi ile olan mevzuda kendisinden şüphelenmedim değil! Kurgu bir peri masalıyken gelişen olaylar neticesinde drama bağlıyor arkadaşlar. Kalbimizi böyle pamuk gibi yapıp sonra kalbimizi kıran olayları okuyoruz. 


Ben karakterlerin yaşanan olaylar karşısındaki gelişimlerini sevdim. Lavin çektiği o acıyı ve hissettiklerini sanki kendi acımmış gibi hissettim. Manno'ya da kızamıyorum. Onunda kendince haklı sebepleri var. Onun içinde çok üzüldüm. İki karakter de daha bir olgun ve daha bir oturaklı göründü gözüme. İki karakter de çok şey yaşayıp, çok acı çekmiş olsalar da birbirlerine karşı duydukları sevginin, o güçlü bağın hiç azalmaması hayranlık uyandırdı bende..

Kitaptaki Doğu Ekspresi sahnesi hem güzeldi hem de buruktu benim için.. Aynı şekilde Cosplay sahnesi de.. Birbirlerine yazdıkları mektuplar da çok duygu yüklüydü. Ermanno ve Lavin'i bağrıma basıp, her şeyin geçeceğini söyleme isteğiyle dolup taştım. Karakterlerin duygularının hissiyatlı bir şekilde iyi yansıtıldığını düşünüyorum. Yoksa bu kadar kalbim kırılmış olmazdı herhalde.. Ermanno ve Lavin'in bir buçuk yıl birbirlerinden ayrı olmalarını unutamıyorum. Bu durum beni kahretti arkadaşlar. Çok sevdiğiniz birinden bir buçuk yıl haber alamamak, onsuz nefes almak, onsuz yaşamaya çalışmak çok kahredici olsa gerek! Lavin ve Ermanno'nun neler yaşadığını, birbirlerinden habersiz nasıl nefes alabildiklerini hayal bile edemiyorum. Birbirlerinden ayrı geçirdikleri her gün kendilerinden bir parçalarını kaybettiklerini düşünüyorum. Ve bu tahmin edilmesi zor bir acı..

Son olarak Son Yıldız Sönene Kadar aşklarına hayran olduğum, acılarını derinden hissettiğim, beraber güldüğüm ve keyif aldığım bir kurgu oldu. Gözleri ışıl ışıl parlayan iki gencin kendilerini ve aşkı bulmalarının hikayesini sadece gençlerin değil, ruhu genç kalanların da okumasını tavsiye ederim. (=
Pinterest shareGoogle Plus share

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

BLOG DESIGN BY BİR OTAKUNUN DÜNYASI